Andırında Dağdan Dağa Asma Köprü
ANA DOSYA
Ahmet NARİNOĞLU
ANDIRINDA DAĞDAN DAĞA ASMA KÖPRÜ
Çukurova’da birbirine kavuşan iki dağın arasına kısık derler. Daha da derin, geçilmez, iki dağ arasındaki yarığa kapız derler. Kısıktan mutlaka bir dere, çay geçer. Dere boyunca kıvrımlı, inişli, yokuşlu, bükümlü yol geçer. Bu devirde makine gücüyle dağlar yarılıyor, yol geçiyor. Geçiyor ama kısıkta doğallık kalmıyor. Ve her kısığın bir adı olur, nice nice hikâyesi olur.
Andırında da kısığa yamaçtan yamaca asma köprü yapıldı. Önce aşağıya küçüğü, sonra yukarıya büyüğü yapıldı. Kısığa gelince dere vardı gömüldü, yamacın iki tarafından çıkan su vardı. Pınar şeklinde akardı. Onlar yerleri kayboldu. Bereket versin aşağıya yol boyuna alınarak yaşatıldı.
3 yıl önce andırın şehir merkezi girişinde Tufanpaşa Mahallesi ile yeni mahalleyi birbirine bağlayan asma köprü hizmete girip yoğun ilgi görünce, bu köprüden daha büyük, daha uzun ve daha yüksek ikinci bir asma köprü yapımına karar verildi.
Andırın belediyesince yeni mahalle horlavuk(topaktaş) ile yine aynı mevkide bulunan ve halk arasında üç oluk diye tabir edilen iki yaka arasına yapılan asma köprü 360 metre uzunlukta, yerden 100 metre yükseklikte Andırın çevre yolu üzerinden geçiyor.
Hizmete açıldığı ilk günden itibaren Türkiye’nin gündemine oturan, dünya basınında kendine haklı bir yer bulan alanında Türkiye’de bir ilk olan çifte minareli köprüler ile birlikte Kahramanmaraş’ın incisi, doğa, tarih ve kültür şehri olan Andırında yayla turizminin yanı sıra köprü turizmi başladı.
Andırın belediyesi tarafından yapılan asma köprü dünyanın gündemine oturdu. Çokta yankı uyandırdı. Burada başta sosyal medya etkili oldu. Andırını hiç görmeyen birisi sosyal alemde gezinirken Andırın asma köprüye tanık oldu. Sosyal gruplar bunu işledi. Gazeteler yazdı. Televizyonlar haber yaptı. Velhasıl fazla tanıtım emeği harcamadan köprümüz meşhur oldu.
Andırın meşhurları zaten vardı. Tirşik, kabak, kaleler, yaylalar ve ötekiler derken birde köprü eklendi. Peki adı bile konmamış Andırın köprüsü nasıl doğdu, ne zaman, nasıl, ne yollar yapıldı? Yapılış gayesi neydi? Sonuçları ne oldu? Birazda bu gözle bakalım.
Önce halk ne dedi? Vatandaşların bir kısmı çok iyi olmuş, Andırını tanıtır, turizm çeker dediler. Bir kısmı Andırının daha öncelikli konuları/işleri vardı, önce onlar yapılmalıydı dediler. Bazıları kısmı fikir beyan etmedi.
Politikacılara gelince, iktidar tarafı haklı, yerinde, faydalı, başarılı bir proje buldu. Muhalefetin bir kısmı muhalefet yaparken takdir edenlerde oldu.
Ya dışarıdaki andırınlılar. Hepsi doğru, turizme katkısı olan, faydalı, Andırını tanıtacak proje dediler. Yabancılarda benzer görüşü paylaştılar. Yabancıların içinde ekseriye yaylacılar vardı. Sırf duyan meraktan gelenlerde vardı.
Böylece andırının içinde yaşayanlar, dışarıdakiler, yaylacılar, yabancılar yaz günleri sabahtan geç saatlere kadar köprü üzerinden geçtiler, döndüler. Hem merak, hem heyecan, hem de adrenal vardı.
Asma köprünün iki yakasında ayaklarda yani köprüye ulaşan yerlerde mekanlar yapıldı. Sarımsak dağı tarafında adeta yeni bir kale yapıldı. Mesire yerleri, oturma grupları, oto parklar, banklar hazırlandı. Tarhana olan dondurmadan, mısırdan, gözlemeden tutun her çeşit yöresel tatlar, lezzetler, yiyecek ve içecekler sunuluyor. Adeta bir panayırı andırıyor.
Köprünün ünü Türkiye sınırlarını taştı. Sosyal medya zaten dünya köyünde her tarafa duyurmuştu. Ta İngiltereden ödül geldi. İngilteredeki bir kuruluş “şehir yönetiminde mükemmellik” ve “yılın şehir yöneticisi” dallarında ödüle layık gördü.
Andırınlı gazeteci-araştırmacı İskender Zengin köprüyü geniş biçimde işleyerek yazılı-görsel-sosyal medyada yer almasını sağladı. Bu açıklamalarında köprü bütün yönleriyle kamuoyuyla paylaşıldı. Biliyoruz. Her yeni tepki çeker. Andırın için bir yenilikten öte insanların köprü vesilesiyle Andırına geldikleri, harcama yaptıkları, ekonomiyle, turizme, kültüre katkı sağladıkları bir hakikat.
Andırında dağdan dağa değil gönülden gönüle köprüler kuruluyor. Tespitimizde budur. Andırına hayırlı olsun.