Andırının Yazılmamış Tarihinden Halbur Yaylası

Araştırma

İbrahim ERGÜN

ANDIRININ YAZILMAMIŞ TARİHİNDEN

HALBUR YAYLASI

Kasabanın yaşlı kocalarından sorup öğrenilerek derlenmiştir.

Öğrenildiğine göre olay şöyle gelişmiştir:

Çukurova”dan başlayıp Binboğa yaylalarına giden tarihi göç yolu Andırın-Geben üzerinden devam etmektedir. Kış aylarını Çukurova’nın çeşitli yerlerinde geçiren Aydınlı yaz aylarında Binboğa ve Konur dağı yaylalarında geçirmek üzere yukarıda belirtilen göç yolundan 20 ve 30 çadırlar halinde göçerlerken Andırın ve Geben Kasabası arasında bulunan Halbur yaylası Aydınlı Aşiretlerinin konaklama yeri durumunda olan Halbur yaylasında konalar bir hafta birisi Halbur yaylasında oğlunu evermek üzere adet üzere düğün merasimi düzenler. Düğün üç gece ve üç gün devam eder ve neticede gelin getirilir attan iner. Adet gereği orada bulunan gençler Güvayı kollarlına takıp sıkılan silahlardan çıkan kurşunlardan birisi Güvaya isabet eder ve Güva yere düşer ölür.

İşte o zaman bunun gören gelin teli duvağı sıyırıp yere atarak aşağıdaki ağıtları söylemeye başlar.

 

Karaçadır kuruluyor,

Etekleri geriliyor.

Düğün evine gelen Samen

Cenazeye deriliyor.

 

Kaza çadır yele karşı

Yeşil ördek göle karşı

Ben ne diyeyim Döne teyze

Türkmenlere ele karşı

 

Halbur derler yüksek yayla

Olurmu mevlam olurmu böyle

Otur yanıma Döne teyze

Söyle bana öğüt söyle

 

Evlerinin önü dölek

Yağar yağmur olur sulak

Sanki bende gelinmi oldum

Hani perçem hani duvak

 

 

Süpürmedim halınızı

Bilemedim kavlinizi

Bana kademsiz diyorlar

Ben mi öldürdüm oğlunuzu

 

BİR AVŞAR AĞASININ HAYAT ÖYKÜSÜ

Hali vakti yerinde bir Avşar ağasının ilk karısından evladı olmayınca özrün kendisinde olduğunun farkına varmayarak tekrar tekrar olmak üzere yedi sefer evlenir. Hiç birinden de çocuğu olmaz. Bu arada yaşda sekseni bulur ve en son karısı Dudu Hatunla kalır. Bir gün otururken çok duygulanır Dudu Hatunu yanına çağırıp oturtur ve duygularını aşağıdaki şekilde dile getirir.

 

Çatal konan çatal baca

Ben ağlarım gündüz gece

Sıçrar ata binerdim

Şimdi oldum küküm koca

 

Karacadır dokuz direk

Dayanmıyor buna yürek

Karacadırın altında

Mor kekilli oğlan gerek

 

Denginen yatıyor altun

Parayınan evlat alınmıyor satın

Yedi tane el kızı aldım

En sevgilisi Dudu Hatun

 

Gel dudum yanımda otur

Ben söyleyeyim sen yetir

Ömrümde ben yayla görmedim

Git yayladan çiçek getir.

 

Öykü yaşlı kocalardan sorup ve araştırmak suretiyle derlenmiştir. Bu derlemeyi Geben kasabasında Belediye Başkanı iken 12 Şubat 1982’de derledim ve kaleme aldım.