İlhan Püsküllüoğlu Kimdir

Araştırma

İlhan PÜSKÜLLÜ

İLHAN PÜSKÜLLÜOĞLU KİMDİR

1932 yılında Kadirli’nin  (Adana) Değirmendere köyünde doğdu. İlkokulu Kadirli’de, Ortaokulu Osmaniye’de ve liseyi Tarsus Şadi Eliyeşil Lisesi ve Adana Erkek Sanat Okulu Elektrik bölümünde okudu.  Lise eğitiminden sonra, fark derslerini vererek öğretmen oldu.

1955 yılında atandığı Şile ve köylerinde, 1964’e kadar ilkokul öğretmenliği yaptı. 1964’te İstanbul’a gelip basın emeğine girdi.  İstanbul Anakent Belediyesine bağlı MEZAT İŞLERİN de murakıplık ve şube müdürlüğü yaptı.

Çeşitli günlük gazetelerde yazı işlerinde çalıştı. Tefrika roman ve zaman zaman küçük fıkra yazarlığı yaptı. Bu arada Türk Basın Birliği’nde Yönetim Kurulu Üyeliği ve Denetçilik görevlerinde bulundu. Tüm basın birliği mensupları vakfı’nın (BASVAK) kurucularından oldu. BASVAK Yönetim Kurulu’ndan Başkan Yardımcılığı, çeşitli dönemler ise vakfın Denetleme Kurulu Başkanlığı görevlerini yaptı. Emekli olduktan sonra tekrar toprağa, doğayla kucak kucağa yaşama döndü ve Şile’nin (İstanbul) Kızılca köyüne yerleşerek, burada örnek bir besi tavukçuluğu çiftliği kurdu. 1990’ların başında çiftliği de bırakarak, kendini tümüyle yazı ve BASVAK’taki çalışmalarına verdi.

İlhan Püsküllüoğlu öğretmendir, gazetecidir. Örnek çiftçilik kurucusudur. Basın çalışanları için kurulmuş bir vakfın yöneticisidir  vb. ama o, tüm bu uğraşlarının yanında asıl olarak bir şairdir. Romancıdır. Oyun yazarıdır… Kısacası, bir çok dallarda ürün vermiş bir edebiyat adamıdır. Daha lise yıllarında amatör olarak yayımlamaya başlamıştır. Bugüne kadar yayımlamış ve yıllardır yeni baskıları bulunmayan 8 kitabı, ilk kez yayımlanmak üzere bekleyen 4 dosyası vardır. Okurlar tarafından yıllardır yeni baskıları beklenen yayımlanmış 8 yapıt şunlardır:

  1. 1. Kore Destanı (şiir)
  2. 2. Kör Analı Kız (öykü)
  3. 3. Kardeş Toprağı (roman)
  4. 4. Matmazel Keti (roman )
  5. 5. Farsak Kızı (roman)
  6. 6. Anjel (şiir)
  7. 7. Meşelik (oyun)
  8. 8. Aşık Ozan Suskun Teli Söyletir (şiir)

 

İlk kez yayımlanmayı bekleyenler:

  1. 1. Türkülerimiz ve Öyküleri
  2. 2. Farsak – Türkmen Oymakları Sözlü Edebiyatından Örnekler
  3. 3. Yeni Şiirler
  4. 4. Anılar

 

Püskülüoğlu şiirlerinde, halk şiirinin ve büyük ozanlar geleneğinin yaşayan tipik temsilcilerinden biridir. Doğup büyüdüğü topraklar bakımından bir Karacaoğlan torunudur. Şiirleri ise, Karacaoğlan geleneğinin günümüzdeki yaşatıcısı ve sürdürücüsüdür.

EMMİMİN KIZI GÜLÜZAR

Emmim kızı vurdun beni derinden

Söküp aldın ciğerimi yerinden

Çıkmaz gayrı kara sevdan serimden

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Hasretinle yetim kaldı kucağım

Sen gideli tütmez oldu ocağım

Yasım tutar köy kasaba bucağım

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Kadir mevlam yoktan varı yaratır

Kuru daldan yeşil dalı türetir

Senin sevdan ölümleri aratır

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Karaları çekilmiyor sevdanın

Yaraları kapanmıyor sevdanın

Çareleri bulunmuyor sevdanın

Şaşa kaldım emmim kızı gülüzar

 

Umutsuzluk sıra sıra dizildi

Umut bitti tatlı candan bezildi

Yana yana dermanlarım çözüldü

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Ecel geldi döşlerime oturdu

Soğuk elin canlarıma batırdı

Kara sevdan kalan ömrün bitirdi

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

 

Genç yaşımda viran ettin halımı

Kırıp döktün budağımı dalımı

Cana sardım sevda denen yalımı

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Söz bitmiyor sevdaların üstüne

Can yetmiyor gönül bağı kastine

Zehir döktün su içtiğim testime

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Kara sevdan çeke çeke yoruldum

Ne arandım nede bir gün soruldum

Derman olmaz kurşun ile vuruldum

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Dert bürüdü sağım solum yanımı

Ecel gelsin alsın gayrı canımı

Toprak etsin bedenimi kanımı

Yalan dünya sana kalsın Gülüzar

 

 

 

 

Araştırma

İlhan PÜSKÜLLÜ

İLHAN PÜSKÜLLÜOĞLU KİMDİR

1932 yılında Kadirli’nin  (Adana) Değirmendere köyünde doğdu. İlkokulu Kadirli’de, Ortaokulu Osmaniye’de ve liseyi Tarsus Şadi Eliyeşil Lisesi ve Adana Erkek Sanat Okulu Elektrik bölümünde okudu.  Lise eğitiminden sonra, fark derslerini vererek öğretmen oldu.

1955 yılında atandığı Şile ve köylerinde, 1964’e kadar ilkokul öğretmenliği yaptı. 1964’te İstanbul’a gelip basın emeğine girdi.  İstanbul Anakent Belediyesine bağlı MEZAT İŞLERİN de murakıplık ve şube müdürlüğü yaptı.

Çeşitli günlük gazetelerde yazı işlerinde çalıştı. Tefrika roman ve zaman zaman küçük fıkra yazarlığı yaptı. Bu arada Türk Basın Birliği’nde Yönetim Kurulu Üyeliği ve Denetçilik görevlerinde bulundu. Tüm basın birliği mensupları vakfı’nın (BASVAK) kurucularından oldu. BASVAK Yönetim Kurulu’ndan Başkan Yardımcılığı, çeşitli dönemler ise vakfın Denetleme Kurulu Başkanlığı görevlerini yaptı. Emekli olduktan sonra tekrar toprağa, doğayla kucak kucağa yaşama döndü ve Şile’nin (İstanbul) Kızılca köyüne yerleşerek, burada örnek bir besi tavukçuluğu çiftliği kurdu. 1990’ların başında çiftliği de bırakarak, kendini tümüyle yazı ve BASVAK’taki çalışmalarına verdi.

İlhan Püsküllüoğlu öğretmendir, gazetecidir. Örnek çiftçilik kurucusudur. Basın çalışanları için kurulmuş bir vakfın yöneticisidir  vb. ama o, tüm bu uğraşlarının yanında asıl olarak bir şairdir. Romancıdır. Oyun yazarıdır… Kısacası, bir çok dallarda ürün vermiş bir edebiyat adamıdır. Daha lise yıllarında amatör olarak yayımlamaya başlamıştır. Bugüne kadar yayımlamış ve yıllardır yeni baskıları bulunmayan 8 kitabı, ilk kez yayımlanmak üzere bekleyen 4 dosyası vardır. Okurlar tarafından yıllardır yeni baskıları beklenen yayımlanmış 8 yapıt şunlardır:

  1. 1. Kore Destanı (şiir)
  2. 2. Kör Analı Kız (öykü)
  3. 3. Kardeş Toprağı (roman)
  4. 4. Matmazel Keti (roman )
  5. 5. Farsak Kızı (roman)
  6. 6. Anjel (şiir)
  7. 7. Meşelik (oyun)
  8. 8. Aşık Ozan Suskun Teli Söyletir (şiir)

 

İlk kez yayımlanmayı bekleyenler:

  1. 1. Türkülerimiz ve Öyküleri
  2. 2. Farsak – Türkmen Oymakları Sözlü Edebiyatından Örnekler
  3. 3. Yeni Şiirler
  4. 4. Anılar

 

Püskülüoğlu şiirlerinde, halk şiirinin ve büyük ozanlar geleneğinin yaşayan tipik temsilcilerinden biridir. Doğup büyüdüğü topraklar bakımından bir Karacaoğlan torunudur. Şiirleri ise, Karacaoğlan geleneğinin günümüzdeki yaşatıcısı ve sürdürücüsüdür.

EMMİMİN KIZI GÜLÜZAR

Emmim kızı vurdun beni derinden

Söküp aldın ciğerimi yerinden

Çıkmaz gayrı kara sevdan serimden

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Hasretinle yetim kaldı kucağım

Sen gideli tütmez oldu ocağım

Yasım tutar köy kasaba bucağım

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Kadir mevlam yoktan varı yaratır

Kuru daldan yeşil dalı türetir

Senin sevdan ölümleri aratır

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Karaları çekilmiyor sevdanın

Yaraları kapanmıyor sevdanın

Çareleri bulunmuyor sevdanın

Şaşa kaldım emmim kızı gülüzar

 

Umutsuzluk sıra sıra dizildi

Umut bitti tatlı candan bezildi

Yana yana dermanlarım çözüldü

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Ecel geldi döşlerime oturdu

Soğuk elin canlarıma batırdı

Kara sevdan kalan ömrün bitirdi

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

 

Genç yaşımda viran ettin halımı

Kırıp döktün budağımı dalımı

Cana sardım sevda denen yalımı

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Söz bitmiyor sevdaların üstüne

Can yetmiyor gönül bağı kastine

Zehir döktün su içtiğim testime

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Kara sevdan çeke çeke yoruldum

Ne arandım nede bir gün soruldum

Derman olmaz kurşun ile vuruldum

Şaşa kaldım emmim kızı Gülüzar

 

Dert bürüdü sağım solum yanımı

Ecel gelsin alsın gayrı canımı

Toprak etsin bedenimi kanımı

Yalan dünya sana kalsın Gülüzar