Andırın’ın En Romantik İnsanı ve Şairi Fatiş Kemal

Röportaj: Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR: Ben Celil ÇINKIR. Bugün 12 Mayıs 2018 Cumartesi. Kahramanmaraş ili, Andırın ilçesi, Yeşilova Mahallesi’nde, baba adı Veli, ana adı Fatiş olan ve 1942 yılında doğan, aslen Köklü Mahallesi’nden olan ve kendisi doğmadan önce ataları Tokmaklı’ya yerleşen Mustafa BÜLBÜL namı diğer Fatiş Kemal BÜLBÜL ağabeyimiz, üstadımızla beraberiz. Bölge insanı kendisini Fatiş Kemal olarak tanıdığı için ben de kendisine öyle hitap edeceğim. Fatiş Kemal Andırın’a ilk mandalina ağacını diken ve yetiştiren kimse. Yetiştirdiği bitkiler ve ağaçlarla sohbet eden sıra dışı bir insan. Bir o kadar da duygusal. Kendi bahçesinde yaklaşık 70 kök civarında mandalina ağacı var. Kendisinden sonra insanlar bağ ve bahçelerine mandalina ağaçları dikmeye başlamışlar ve Aşağı Andırın olarak bilinen yerde yaklaşık olarak 500 dönüm civarında mandalina ağacının olduğunu Fatiş Kemal’den öğreniyoruz. Fatiş Kemal’in rahmetli olan hanımı Kozan ilçesine bağlı Bucak Mahallesi’nden imiş. Hanımı mandalinayı çok sevdiği için mandalina ağacını Bucak’tan getirerek dikmiş. Kendisi mandalinada asla işin ticari boyutunu düşünmemiş, mandalinaları hep dostları ve hemşerileri ile paylaşmış. Kendisi için Andırın’ın en romantik insanı desek yalan söylememiş oluruz. Biz bugün Tirşik okurlarına Fatiş Kemal’in şairlik ve romantiklik yönünü tanıtacağız. Sözü ben Fatiş Kemal üstadıma bırakıyorum.
Fatiş Kemal (Mustafa) BÜLBÜL: Teşekkür ederim. İlkokul son sınıftayız. Sene 1954. Öğretmenimiz bize birer tene biyaz kağıt verdi. Çocuklar aklınıza ne geliyorsa yazın dedi. Şööle baktımıdı bizim köyün yolları çaylı, meyvaları çeşit çeşit, suyu bol. Ben şiirin başına Tokmaklı Köyü dedim.
Tokmaklı Köyü
Bu köyde portakal, nar, incir vardır
Etrafta köylerin gözleri dardır
Bir sene dört mevsim on iki aydır
Her zaman güzeldir Tokmaklı Köyü
Namus, adap hepsi komşu burada
Ankara, İstanbul kalsın orada
Paris, Roma, Napoli de beride
Bir benzerin yoktur Tokmaklı Köyü
Yay ile tokmak vuruşur durur
Bunu Maraş değil Ankara bilir
İldeki Vali Bey Tokmağı görür
Vuruşur kahraman Tokmaklı Köyü
Gökahmetli, Kesim, bunu istemez
Ne ararsan orda bulunur demez
Ayrıca burası Paris dinlemez
Roma mı oldun sen Tokmaklı Köyü
Tanrı’dan satışlı pazar istedik
Malımız olsaydı biz de satardık
Kısa yoldan bir de ilk mektep kurduk
Kazadan güzeldir Tokmaklı Köyü
Vali bey buraya hüsüsü gelir
Andırın Kadirli bunu da bilir
Görmemiş gözler hep bakar kör olur
Görene göz takar Tokmaklı Köyü
Bu köyün tokmağı yayı da vardır
Harboğazı uzun, daracık yerdir
Ulu tanrım buruya bir müdür verdir
Paris olsun kalsın Tokmaklı Köyü
Deyip bitirdik.
Celil ÇINKIR: Efendim sizin bir de 1950’li yılların ortasında sevgilinize yazdığınız bir ilanı aşk mektubunuz var. Ondan da bahseder misiniz?
Fatiş Kemal (Mustafa) BÜLBÜL: Yazdığım insan hâlâ yaşıyor onun için adını mektupta anmayacağım.
Sevgilim ….,
Sizi ilk gördüğüm andan itibaren içimde bir his uyandı. Bu his adeta ruhumda tahakküm yaratan sizin aşkınızdır. Bu aşkı ruhumun derinliklerinde gizleyerek muhafaza ediyorum. Şimdi ise muhafaza edemeyeceğimi anladım. Bu mektubu size yazmakla hata etmiş olabilirim. Fakat bu mektubu size ben bir kanaatin tesiri altında kalarak yazmak mecburiyetinde kaldım. Siz de bu mektubu okuduktan sonra bir kanaatin tesiri altında kalacağınızı tahmin ederim.
Sevgilim, bu mektubunda beni sevip sevmediğinizi bildirin. Eğer sevmediğinizi bildirirseniz kendimi karanlık bir zindana atılmış bedbaht insanlara döneceğim. Çünkü siz benim kalbimin meşalesisiniz. Ben ise o meşalenin ziyasıyla yaşayan bir insanım.
Mektubuma değil de satırlarıma son verirken, sonsuz bir hisse dalarak hoşça kal der, o nazik parmağınızın emeği ile meydana getirmiş olduğunuz iki satırlık mektubunuzu sabırsızlıkla beklerim.
Sevgilin Mustafa Kemal,